Gecenin kör karanlığıdır içimin rengi. Epeyce hüzün serpiştirilmiş yıldızlardan. Kalbime her dokunuş bir renk sürmüş benliğime. Bundandır herkesin gökkuşağı zannetmesi, Bundadır kurşunilerin yamaçlarımda gezmesi. Dağ gibiyken oyulmuş bağrım. Sebebi budur içimden akan sevgi şelalesinin. Her gelenin attığı kesiklerdendir Kan kırmızı sevmelerimin. Her kişinin yükünü taşımaktan, Toprağa biraz daha gömülen ayaklarımdandır Sağlam sanılan duruşlarım. Oysa ben tüy gibi hafif olmak isterdim hep. Kahkahalarımdan kara bulutlar eksik olsundu temennim. Rüzgara bırakıp kendimi, Kuş gibi uçabilmekti hayalim. En derin sevdalarda; Sıyrık almadan yabani çalılardan, Tökezlemeden çakıl taşlarından ilerlemekti kilometrelerce. Yakmasındı bakışların delici ateşleri. Her tenin tuzu kalmasındı günahlarımda. Çektiklerim kefaretim olsaydı bana, Kalbime aldığım her sevda, Bir kesik atmasaydı Şah damarıma… Gökçe Kurtuluş