LOŞ BAHAR
Taze bahar çiçeği öpüyor yanaklarımı.
Uzun zamanın yalnız ruhuna değiriyor taç yapraklarını.
İçimin koridorları loş,
Olabildiğince boş...
Taş duvarlarında güven izleri,
Güvenmenin kanlı lekeleri...
Bir ürperti gibi dolaşıyor yalnızlık,
Isınmayan ellerimin yegâne sebebi.
Bir darlıkta sıksam şu kendimi,
Damıtıp suyumu çıkarsam,
Çıkacak can ya bir damla, ya iki.
İçim kurudu, kabuklandı hislerin cildi!
Kilolarca hidroliz olsa duygu hücrelerine;
Yine de sonu gelmez susuzluğumun.
Ya rakı dökülsün dilime,
Ya aşk dokunmalı.
Benliğim reddediyor diğer tüm ihtimalleri.
Gökçe Kurtuluş
Uzun zamanın yalnız ruhuna değiriyor taç yapraklarını.
İçimin koridorları loş,
Olabildiğince boş...
Taş duvarlarında güven izleri,
Güvenmenin kanlı lekeleri...
Bir ürperti gibi dolaşıyor yalnızlık,
Isınmayan ellerimin yegâne sebebi.
Bir darlıkta sıksam şu kendimi,
Damıtıp suyumu çıkarsam,
Çıkacak can ya bir damla, ya iki.
İçim kurudu, kabuklandı hislerin cildi!
Kilolarca hidroliz olsa duygu hücrelerine;
Yine de sonu gelmez susuzluğumun.
Ya rakı dökülsün dilime,
Ya aşk dokunmalı.
Benliğim reddediyor diğer tüm ihtimalleri.
Gökçe Kurtuluş
Yorumlar
Yorum Gönder